22 Ocak 2025 Çarşamba
İngiltere’de cinsel istismar suçlamasıyla hapis yatan Andrew Malkinson, mahkeme kararıyla 17 yıl sonra özgürlüğüne kavuştu. Mahkeme, Malkinson’un serbest bırakılmasına ilişkin yaptığı açıklamada “DNA’lar eşleşmiyor” ifadelerine yer verdi. Bu kararın ardından Malkinson, serbest bırakılmasının ardından yaptığı açıklamada “Haksız yere mahkumiyet aldım ve bu sebepten dolayı 17 yıl boyunca büyük acılar çektim. Her zaman masum olduğumu biliyordum. Nihayetinde, savcılık mahkumiyetimin devam etmemesi gerektiğini kabul etti. Şimdi temyizden gelecek kararı sabırsızlıkla bekliyorum. Değerlendirmenin dikkatlice yapılmasını umuyorum.” şeklinde konuştu.
Mahkeme çıkışında gazetecilere açıklamalarda bulunan Malkinson, davasındaki başarısızlık nedeniyle polis teşkilatını sert bir dille eleştirdi. 2003 yılından bu yana hapis yatan Malkinson, şu ifadeleri kullandı: “Tutuklandığımdan beri polis, gardiyanlar ve diğer mahkumlar bana yalancı diyor, çünkü suç işlediğimi inkar ettim. Asıl yalancı, polistir. Şartlı tahliye heyeti her seferinde beni suçlu gözle değerlendirdi. Oysa gerçek katil dışarıda serbestçe dolaşıyor. Nihayetinde, mahkeme benim suçsuz olduğumu kabul etti.”
Malkinson’un avukatı Edward Henry, Ceza Davaları İnceleme Komisyonu (CCRC)’nun Malkinson’un serbest kalmasını sağlayan DNA uyuşmazlığını bildiğini ifade etti. Polis fotoğraflarının Malkinson’un suçsuz olduğunu kanıtlar nitelikte olduğunu belirten Henry, “Belgelerin açıklanmaması, Malkinson’u en güçlü savunma argümanından mahrum bıraktı. Malkinson’un suçsuzluğunu kanıtlamak ve gelecekte başka bireylerin benzer bir kaderi yaşamalarını engellemek istiyoruz.”
Japonya Kabine Başsekreteri Matsuno Hirokazu, düzenlediği basın toplantısında Kuzey Kore ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Matsuno, Kuzey Kore’nin son gelişmelerini, özellikle de Panmunjom Ateşkes Antlaşması’nın 70. yılı kutlamaları çerçevesinde, yakından takip ettiklerini belirtti.
Kuzey Kore’nin nükleer ve füze geliştirme programlarının, hem Japonya’nın hem de dünya genelinin barış ve güvenliğine ciddi tehditler oluşturduğunu vurgulayan Matsuno, bu durumu “kabul edilemez” olarak nitelendirdi. Ayrıca, Kuzey Kore’nin nükleer silahlardan tamamen arındırılması için Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararlarının tam olarak uygulanmasını sağlamak adına diğer ülkelerle iş birliği yapacaklarını aktardı.
Matsuno, Kuzey Kore lideri Kim Jong-un ile Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu arasında 27 Temmuz’da gerçekleştirilen görüşme hakkında gelen soruları yanıtsız bırakarak, “Japon hükümetinin Kuzey Kore’nin her adımı hakkında yorum yapmaktan kaçınacağını” ifade etti.
Kuzey Kore’nin Füze Denemeleri Sürüyor
Son dönemde, ABD’nin 42 yıl aradan sonra Ohio sınıfı nükleer denizaltı USS Kentucky‘yi Güney Kore sularına göndermesi, bölgede gerilimi artırmış durumda. USS Kentucky, 18 Temmuz’da Busan Limanı’na demirlemiş ve 3 günlük ziyaretinin ardından 21 Temmuz’da Güney Kore sularını terk etmiştir.
Kuzey Kore, 18 Temmuz’da Japon Denizi (Doğu Denizi) yönünde kısa menzilli balistik füze denemesi gerçekleştirmiştir. Japonya hükümeti, 19 Temmuz’da Pyongyang yönetiminin bu füze denemeleri nedeniyle protesto notası verdiklerini açıklamıştır.
Güney Kore Genelkurmay Başkanlığı, 22 Temmuz’da Kuzey Kore’nin Sarı Deniz’e birkaç seyir füzesi ve 24 Temmuz’da Japon Denizi yönüne 2 kısa menzilli balistik füze fırlattığını bildirmiştir. Güney Kore Donanması sözcülerinden Jang Do Young, 24 Temmuz’da yaptığı açıklamada, ABD’nin gönderdiği nükleer denizaltı USS Annapolis‘in ülkeye ulaştığını belirterek, bu denizaltının nükleer güçle çalıştığını ve konvansiyonel silahlara sahip olduğunu kaydetti. USS Annapolis, çeşitli malzemeleri yüklemek için Jeju Adaları’na demir atmıştır.
Son dönemde yatırımcıların dikkatini çeken en önemli konu, ABD Merkez Bankası (Fed) tarafından alınacak para politikası kararları ve Fed Başkanı Jerome Powell’ın yapacağı açıklamalar oldu. Piyasalar, Fed’in faiz kararını açıklayacağı toplantıya odaklandı. Bu toplantı, Para Politikası Kurulu (PPK) tarafından gerçekleştirilecek ve sonuçları büyük bir merakla bekleniyor.
Fed Faiz Kararı Ne Zaman Açıklanacak?
Temmuz 2023 Fed faiz toplantısının tarihleri netleşti. Fed, faiz kararı toplantısını 25-26 Temmuz tarihlerinde gerçekleştirecek ve 26 Temmuz akşamı saat 21.00’de kritik faiz kararını açıklayacak. Bu karar, piyasalarda önemli etkilere yol açabilir.
Analistlerin Faiz Beklentisi Nedir?
Fed’in para politikası hakkında belirsizlikler sürmekte. Temmuz ayındaki toplantısında 25 baz puanlık bir artırım yapılmasına kesin gözüyle bakılıyor. Ancak, bankanın sonrasında daha karmaşık bir süreçle karşılaşabileceği öngörülüyor. Son açıklanan enflasyon verisinin umut verici olması, sıkı para politikasının sona erebileceğine dair beklentilerin arttığı bir ortam oluşturuyor. Fakat enflasyonun hala yüksek seviyelerde kalması ve Fed’in yüzde 2’lik hedefi konusundaki belirsizlikler devam ediyor.
İş gücü piyasası da bu belirsizlikleri artıran bir diğer faktör. ABD’de tarım dışı istihdam, haziran ayında 209 bin kişi artarak, piyasa beklentilerinin altında kaldı. Ancak işsizlik oranı, yüzde 3,7’den yüzde 3,6’ya geriledi. Bu durum, iş gücü piyasasının güçlü seyrini koruduğunu gösteriyor.
Analistler, tarım dışı istihdam verisinin beklentilerin altında kalmasına rağmen, iş gücü piyasasının hala sağlam bir yapıda olduğunu vurguluyor. Fed yetkililerinin sıkı para politikasını sürdürme kararlılığında olabileceklerini belirtiyorlar. Öte yandan, ABD’de ilk kez işsizlik maaşı başvurusunda bulunanların sayısı, 15 Temmuz ile biten haftada 228 bine gerileyerek, son iki ayın en düşük seviyesine inmiş durumda. Bu durum, piyasalarda daha fazla soru işareti yaratıyor.
Rabobank Kıdemli ABD Stratejisti Philip Marey, AA muhabirine verdiği demeçte, Fed’in politika faizini 25 baz puan artıracağı yönünde öngörülerde bulundu. Bu açıklamalar, yatırımcıların beklentilerini şekillendirirken, Fed’in gelecekteki adımlarına dair önemli ipuçları sunuyor.
Uzun bir süredir sağlık sorunlarıyla mücadele eden Türk tiyatro, sinema ve dizi oyuncusu, şair, oyun yazarı ve tiyatro yönetmeni Yılmaz Gruda, 94 yaşında hayata gözlerini yumdu. Acı haberi, Gruda’nın menajeri Tümay Özokur kamuoyuna duyurdu. Yılmaz Gruda, yakalandığı virüs sebebiyle böbrek yetmezliği ve yaşlılığa bağlı diğer rahatsızlıkları nedeniyle bir süredir Özel Güngören Hastanesi‘nde tedavi görmekteydi.
Ahmet Yılmaz Gruda, 14 Temmuz 1930 tarihinde İstanbul’da dünyaya geldi. Eğitim hayatına Ankara Ticaret Lisesi‘nde başladı, ancak bu süreci yarıda bırakarak devlet memurluğu yapmaya yöneldi. Yılmaz Gruda’nın yazdığı şiirler, 1950’li yıllarda çeşitli dergilerde yayımlanmaya başladı. 1956 yılında katıldığı Cep Tiyatrosu ile oyunculuk serüveni başlamış, ardından Ankara Devlet Tiyatrosu‘na ait Küçük Tiyatro‘da devam etmiştir. Ayrıca, Ankara Meydan Sahnesi ve Nisa Serezli topluluklarında görev almıştır. Bir dönem sahnelerden uzaklaşarak memurluk hayatına geri dönüp muhasebecilik yapmış, ardından Muammer Karaca Tiyatrosu‘nu yönetmiştir. Sanatçı, oyuncu Tolga Tiğin ve Ayşen Gruda‘nın eski eşidir ve aynı zamanda Attilâ İlhan ile birlikte mavi hareketi‘ni yaratan öncü şairlerdendir. Gruda, geleneksel Türk tiyatrosu ve Çehov etkisini eserlerinde ustaca harmanlamıştır.
Yılmaz Gruda, ilk evliliğini 1957 yılında Tolga Tiğin ile gerçekleştirmiştir. Bu evlilik 1963 yılında sona ermiştir. Ardından, Türk sinemasının efsane isimlerinden biri olan Ayşen Gruda ile 1965 yılında evlenmiştir; ancak bu evlilik de 1976 yılında boşanmayla sonuçlanmıştır. Yılmaz Gruda, son evliliğini 1985 yılında Türkan Gruda ile yapmış, fakat bu evlilik de diğerleri gibi 2014 yılında sona ermiştir.
Malatya’nın Yeşilyurt ilçesine bağlı Tecde Mahallesi‘nde yaşayan ve kentin simgelerinden biri haline gelmiş olan Fatih Kaydı, herkesin tanıdığı bir karakter olarak “Mercedes Kadir” olarak anılmaktadır. Kendisi, araba sanarak çeşitli objelerle süslediği, Mercedes logosu bulunan yaklaşık 3 metre uzunluğunda ve 10 kilogram ağırlığında bir kavak ağacından yapılmış sopasıyla mahalle mahalle gezmektedir. Her gün kilometrelerce yürüyerek, trafik ışıklarında durup yayalara yol vererek “Mercedes Kadir”, adeta Malatya’nın sevimli maskotu haline gelmiştir.
Fatih Kaydı’nın sopasıyla olan bu özdeşleşmesi, onu kentin yaşayan bir efsanesi yapmış ve çevresindeki insanların ona olan saygısını artırmıştır. Mahalledeki esnaflar, komşular ve hatta yabancıların bile ona çay ikramında bulunması, onun ne kadar sevildiğini göstermektedir. Bu durum, Malatya’daki sosyal hayatın sıcaklığını ve insan ilişkilerinin derinliğini de gözler önüne sermektedir.
Mercedes Kadir’in hikayesini sinemaya uyarlamak için hazırlık yapan yönetmen Serdar Akar, onun yaşam hikayesinin beyaz perdeye taşınacağını duyurdu. Akar, şunları ifade etti: “Toplumun, içindeki özel insanlara ilgi göstermesi, onlarla birlikte yaşamayı bilmesi, hayatın zorluklarını birlikte aşabilmesi beni derinden etkiledi. Küçüklüğümde de bu tür naif insanlarla çok anım vardı. Ancak günümüzde bu tür ilişkileri pek göremiyoruz. Bu durum, toplumun değişimiyle alakalı. Bu tür ilişkiler, toplumun gelişmişliğini de gösterir. Ayrıca senaryoda yer alan Kadir’in yardımseverliği ve bunun sonucunda bir çocuğun hayata dönmesi benim için çok kıymetli.”
Akar, komedi türündeki filmin, 6 Şubat depremlerinden etkilenen Malatyalıların yüzlerini bir nebze olsun güldürmesini umduğunu dile getirerek, “Depremin acıları kolay unutulmaz, yaralar hemen sarılmaz. Ama belki bu film, bize eski günleri hatırlatır ve biraz olsun sıyrılmamıza yardımcı olur.” şeklinde konuştu.
Yeşilyurt ilçesine bağlı Tecde Mahallesi’nde yaşayan Fatih Kaydı, “Mercedes Kadir” olarak tanınan bir karakterdir. Kendisi, daha önce solunum yetmezliği nedeniyle Malatya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde yoğun bakımda tedavi görmüştü. Ne yazık ki, 18 Nisan 2020‘de hayatını kaybetti. Mercedes Kadir’in vefat haberini, Tecde Mahalle Muhtarı Ali Yiğit, sosyal medya üzerinden duyurdu. Bu kayıp, mahalle sakinleri ve kentin birçok ferdi için büyük bir üzüntü kaynağı olmuştur.